Bu makalemizde kanda PLT (trombosit) değerlerinin yükselmesi ve düşmesi ile alakalı bilgileri sizlere sunacağız. Bildiğimiz gibi insan sağlığı ile alakalı olarak hemen hemen tüm sorunlar kan testi sonucunda ortaya çıkar. Aslında kan değerlerinde öncelikle hemoglobin değerlerine bakılır genelde. Ancak PLT, kimi zaman insan sağlığı için çok çok önemli bir değerdir. Bu makalemide PLT (Trombosit) nedir? PLT düşüklüğü ne demek? PLT yüksekliği ne demek? Trombosit tedavisi nasıldır? Bu gibi sorulara yanıt vermek istiyoruz.
Yazı İçeriği
PLT (Trombosit) Değeri Nedir?
PLT ya da diğer adı ile trombosit, kemik iliği tarafından meydana getirilen ve kanın pıhtılaşmasını sağlayarak kanamaları durduran hücreler bütünüdür.
Özellikle damarlarda meydana gelen kanama durumlarında onarıcı görevi PLT (trombosit) hücreler görür. Platelets ismi ile de bilinen bu hücreler renksizdirler. Aynı zamanda tıbbi laboratuvar ortamında yapılan araştırmalara göre en küçük hücreler de yine trombositlerdir. Trombosit, kimi zaman hayati önem arz eden konular arasındadır. Özellikle iç kanamalarda ya da damar hasarlarında trombosit değerinin hayatınıza etkisi çok çok önemlidir.
PLT (Trombosit) Ne İşe Yarar?
PLT (Trombosit), kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücreler olarak dikkat çeker. Vücudumuz kimi zaman kanın akışkan olmasına ve kimi zaman ise kanın pıhtılaşması durumuna ihtiyaç duyabilir. Bu nedenle PLT hücrelerinin vücutta sıkıntı yaratmaması gerekiyor.
Kan damarlarından birisinde meydana gelecek sorunlar ve kan kaçakları durumunda trombosit hücrelere bilgi iletimi olur. Bu hücreler, kısa süre içerisinde bu hasarlı bölgeye hücum ederler. Bu bölgede kanın pıhtılaşmasını sağlayarak o bölgede ki kan kaybını en aza indirirler. PLT, pıhtılaşma görevini yerine getiremediği takdirde kanama ciddi anlamda artar. Dolayısı ile ortaya çok ciddi anlamda sıkıntılar çıkabilir.
PLT (Trombosit) Düşüklüğü Belirtileri ve Tedavisi
PLT (Trombosit) düşüklüğü ya da tıbbi adı ile Trombositopeni, bu hücrelerin kandaki bulunma sayılarının düşüklüğü anlamına gelir.
Trombosit, kemik iliği tarafından üretilen hücreler bütünüdür. Dolayısı ile kanda PLT değerlerinin düşük olarak görülmesi, aslında ilik sorunlarına da işaret edebilir. Trombosit hücrelerinin düşük olması, damarlarda meydana gelebilecek kanamalarda görevini yerine getirememesi anlamına da gelir.
PLT (trombosit) düşüklüğü belirleti içerisinde birçok farklı seçenek ön plana çıkabilir. Bu seçeneklerden bazılarını yakından inceleyecek olursak;
- Diş eti ve burun kanamaları,
- Büyük ve küçük abdestten kan gelmesi,
- Yaralarda sebepsiz yere meydana gelen kanamalar,
genel itibari ile nedensiz kanamalar bunun en büyük belirtileridir. Çünkü trombosit hücreleri, uyarıldığında buna tepki verecek ya da önleyecek yoğunlukta değildirler. Dolayısı ile kanamayı önleyemezler ve vücudun muhtelif noktalarında kanama kendisini gösterir. PLT (trombosit) düşüklüğü tedavisi ile alakalı olarak da genel olarak uygulanan seçenekler aşağıdaki gibidir;
- Trombositopeni karşıtı ilaçlar kullanılıyor ise bu ilaçlarının kullanımının bırakılması,
- Dalak nedenli sorunlarda dalağın cerrahi operasyon ile alınması,
- Özellikle steroid odaklı ilaçların kullanılması ile PLT hücrelerinin artmaya teşvik edilmesi,
- Bağışıklık sisteminin ister istemez tedavi odaklı yavaşlatılması,
bu noktada en büyük tedavi aşamalarından bazılarıdır. Trombosit düşüklüğü, ne olursa olsun zaman içerisinde çok çeşitli sorunlara neden olabilir. Dolayısı ile tedavi aşamasında bu noktalara fazlası ile dikkat edilmesi gerekiyor.
PLT (Trombosit) Yüksekliği Belirtileri ve Tedavisi
PLT değerlerinde düşme tehlike arz ettiği gibi yükselmesi de sağlık açısından tehlikeler arz edebilir. Ancak onarıcılık açısından uzmanların birçoğunun etken gördüğü unsurlar arasında yer alır. Trombositoz bilimsel adı ile anılırlar.
Özellikle bakteriler nedenli PLT değerlerinin yükselmesi bu noktada trombositoz ismi ile anılır. Dolayısı ile kan değerlerinde 10.000 değerinin altı düşük, 1 Milyon’dan fazlası ile aşırı yüksek sayılır. Bu noktada sürecin kontrol altına alınması gerektiğini de unutmamak gerekir. PLT (Trombosit) yüksekliği belirtileri aşağıdaki gibi listelenebilir;
- Baş ağrısı ve buna bağlı dönme ile dengenin kaybolması,
- Olur olmadık zamanlarda meydana gelen bayılma nöbetleri,
- Göğüs bölgesinde ağrı hissi,
- Görüş mesafelerinizde meydana gelen sıkıntılar,
- El ve ayaklarda meydana gelen karıncalanmalar,
özellikle PLT hücrelerinin yükselmesi akabinde görülen belirtiler arasında yer alır. Ancak genel olarak söylememiz gerekiyor ki bu belirtiler, biraz da sorunun hangi bölgelerde yaşandığına işaret eder.
Trombositoz iki aşamalı olarak değerlendirilir. Birinci aşama adınız verdiğimiz aşamada 1 Milyon’un üzerinde hücre bulunması şeklinde yorumlanabilir. Bu noktada hücreler, vücutta kanamayı engellemek yerine kanamaya neden olabilirler. Dolayısı ile trombosit değerlerinin en kısa süre içerisinde kontrol altına alınması gerekir.
Trombosit yükselmesi ile alakalı olarak tabi ki aşamalar izlenir ve buna göre çözümler üretilebilir. Ancak öncelik, trombosit değerlerini düşüren gıdalara yönelik bir beslenme düzeni benimsemek olarak da nitelendirilir. PLT (trombosit) yüksekliği tedavisi ile alakalı olarak genelde uygulanan seçenekler aşağıdaki gibidir;
- Sarımsak, kimyon, karanfil, zerdeçal gibi trombosit miktarını düşüren gıdalar tüketmeye teşvik etmek,
- Trombosit bağışı yapmak,
- Aspirin ve etken içerikleri bir ilaçlar reçete etmek,
- Trombosit Perinezi uygulaması ile kandaki fazla PLT hücrelerinin temizlenmesi,
- Vücudun hareket ederek yağ yakması ve dinamizm kazanması,
özellikle yüksek PLT değerlerinde uygulanan çözüm yöntemleridir. Doktorunuz, o an sürecin ciddiyetine göre daha farklı ve etkin tedavi yöntemleri izleyebilir.